Moved Permanently

Veeeeee Geldi Ramazan…

Yeryüzü kendini yenilemeyi tamamlamaya devam ederken ozon tabakasındaki delik bile kapandı.

Biz nasıl yaratıkmışız kardeşim başka yaşayacak evrenimiz yokken dünyayı yok etmeye çalıştık ve sonuç ilahi tokatı yedik oturduk.

Bu olaya kimi insanlar yarasa yenmesinden kaynaklı kimi  gizli örgütlerin planı kimi de kansız 3. Dünya savaşı dedi.  

Durum ne olursa olsun elbet büyük oranda can kayıplarımız var. Yeryüzü yenilenirken tüm dünya sarsıntıda insanlık kendi benliğinde savaşta.

Peki size ne kattı bu durum!

Kaybolan ruhumuzu bulabildik mi?

Tekamül süreci diye de tabir edilebilir bu süreç. Artık kimse eskisi gibi olmayacak herkese bir kalıntısı olacak bu durumun devam eden süreçte de her şey değişecek.

Düşünsenize restoranlarda israf almış başını giderken bir yerlerde de evlerinde sokaklarda aç uyuyan onca insan vardı. Evlerimiz yediğimiz kadar yemediğimizin çöpe gittiği yiyeceklerle doluydu.

Hiç giymesek de kıyafetlerle doluydu dolaplarımız gösteriş budalası olduğumuz aldıkça aldığımız yetinmeyi unutan kişiler olmuştuk.

Bir de bize değer veren seven kişilere anlamsız kelimeler vardı devamlı kullandığımız , çok yoğunum meşgulüm zamanım yok. Ya şimdi o siper edindiğimiz kelimeler aslında bizim kendimizi unuttuğumuz ,kendimizi  diri diri gömdüğümüz yalnızlığımızı saltanat sandığımız yanımızdaki  bizim özelimiz kişilere yabancılaştığımız an değil miymiş!

Bir de ramazan geldi mi şaşalı sofralar ama ne sofralar olurdu. En çok fakirleri görüp gözetme ve sahip çıkma ayı iken zenginlerin davetlisi olduğu sofra olmuştu. İftarlarda, manzaralar restoranlar yarışırken egolar savaşındaydı insanlar. İftar programlarına diye gelen onca insanın namazlarını kaçırdığı anlara dönmüştü. Eften püften yemeklere gösteriş için paraların saçılması olayı idi. İftarda bir o kadar da israfın tavan yaptığı an olmuştu. Ama ne hikmetse ramazanın sonunda oturup saatlerce fitre zekat hesaplardı insanlar. Allah’ın nimetlerine cimrilikte sınır yoktu.

Bir de günahlarıyla övünen açıkça dillendiren kişiler ortaya çıkmıştı son zamanlarda, büyük günahlar bütün yıl boyu her dem  fütursuzca tazelenir sonrasında herkese dillendirilir sonrasında Mekke de  de suit odalar ayarlanır Kabe’ye tövbeler edilmeye gidilirdi. Peki şimdi durum ne koskoca Kabe’i Muazzama hakir görülen zavallılar diye aşağılanan Kabenin temizlikçilerine açıldı ebedi güzelliğini onlara sunuyor Kabe’i Muazzama . Demek ki Allahın rahmeti ve affıyla dalga geçmeyeceksin.  Sonuç ne oldu azınlık yüzünden çoğunluk azapta.

Ha birde bizim için olmazsa olmazlarımız vardı değil mi? Her şeyden şikayetçi anne babalar her şeyi varken  hiçliği yaşıyordular ve hep homurdanan genç nesiller. Şimdi sonuç ortada sağlık ve huzur yeterli.

Biz neyin kafasındayız biz kimiz ve şuan ne haldeyiz! Biz bu dünyada öteki dünyayı unutup ebedi buralı  sandık kendimizi.

Kader yılı bu yıl ve bencilleşen kibir deryalarında boğulan kişiliğimize Allah’ın yasalarıyla alay eden dünyalılar olarak şefkatle terbiye ediliyoruz.

Peki aldık mı dersimizi?