3. Havalimanı Çevre Katliamı Yapacak!

İstanbul’un kuzey bölgesinde Karadeniz kıyısına yapılacak üçüncü havalimanı için Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporu hazırlandı Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın yayımladığı raporda ürkütücü tespitler var.   Yüzde 80 orman alanı
Proje alanı toplam 7 bin 650 hektardır. Alanının 6 bin 172 hektarı orman, 1180 hektarı madencilik ve diğer kullanım, 660 hektarı göl, 236 hektarı mera, 60 hektarı kuru tarım, 2 hektarı fundalık alan. Alanın önemli bir kısmında Arnavutköy Kuzey Ormanları yer almaktadır. Aynı zamanda 3. Köprü ulaşım koridoru da bu ormanların içerisinden geçerek orman alanını kuzey güney yönünde ikiye bölmektedir. Düşey ekolojik koridorlardan biri olan Terkos-Haliç ekolojik koridoru da bu alanın içerisinden geçmektedir. İçerisinde iğde yapraklı, geniş yapraklı ve karışık ağaçların bulunduğu bu ormanlar İstanbul’a yerleşim karakterini veren kuzey rejiminin önemli bir bileşenidir.   657 bin ağaç kesilecek
Alandaki toplam ağaç adedi 2 milyon 513 bin 341. Kesilmesi zaruri ağaç miktarı 657 bin 950 adettir. Alandaki 1 milyon 855 bin 391 ağaç ise taşınabilecek durumdadır. Faaliyet alanında rastlanan ağaç türleri, maritima çamı, fıstıkçamı, kızılçam, karaçam, meşe, gürgen, dışbudak, ıhlamur, akçaağaç ve sedirdir.   Canlı yaşamı tehlikede
Araç trafiğinin artması ve kentleşmenin bu bölgeye yönelmesinden dolayı alanın mevcut kirlilik yükünün artmas  bekleniyor.
Projenin gerçekleşmesi durumunda alanda floristik açıdan büyük bir habitat ve biyomas kaybı yaşanacaktır. Yapılması planlanan üniteler için (pist, apron, üst yapılar vb.) hafriyat çalışmaları doğal ekosistemi (orman alanları, 70 adet canlı yaşamı barındıran göl ve göletler, akar ve kuru dereler, tarım alanları, mera alanları) ortadan kaldıracaktır. Ünitelerin inşa edilmesiyle birlikte bu alanların doğal bitki örtüsü ve doğal özelliği ortadan kalkmış olacaktır.”
Proje sahası içerisinde maden işletmelerinin oluşturduğu 70 adet göl, gölet ve gölcük bulunmaktadır. Proje inşaat aşamasında göl ve gölet suları kullanma ve sulama suyu olarak kullanılacaktır. Daha sonra hafriyat ve dolgu malzemesi ile doldurulacaktır. Dolayısıyla sulak alan vasfını yitirecek olup, bu alanlar ve yakınlarındaki sucul yaşam ve canlı yaşam yok olacaktır.   Dereler tahrip edilecek
Proje alanı sınırı, batısında yer alan Terkos Gölü sınırına 2,5 km uzaklıkta. İstanbul’un içme suyu kaynağı olan Terkos Gölü’nden ve Istranca derelerinden temin edilen sular, yapılması planlanan proje alanı sınırları içerisinden geçen aktarma kanalları sayesinde İstanbul’un güneyine aktarılmaktadır. Terkos barajı ve Alibey barajını besleyen dereler tehlike altında kalacak.   Arif Balkan  - Burcu Ünal - Milliyet haberin devamı...