Adalet Partisi 'Adalet Yürüyüşü'nde...

Adalet Partisi Adalet Yürüyüşüne Destek Verdi...

Adalet Partisi Genel Başkanı Vecdet Öz, Genel Bşk. Yrd. İslam Güçlü ve diğer parti yöneticileri, Adalet Yürüyüşü yapan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'na destek vermek amacıyla yürüyüşe katıldılar...

Adalet Partisi Genel Başkanı Vecdet Öz, yürüyüş ile ilgili yaptığı basın açıklamasında şunları ifade etti:

"Bu yürüyüş; hukuk devletinin yeniden inşası, vatandaşların hak ve hürriyetlerinin güvenceye kavuşturulması için verilen demokratik bir mücadeledir.  

Bu yürüyüşün hedefi; bir veya birkaç kişinin uğradığı ifade edilen haksızlıkların giderilmesi değil, 80 milyon vatandaşımızı ve 102.000 hukukçuyu ilgilendiren “güvenilir bir adli sistemin kurulmasıdır."

Bu yürüyüş belki bir kişiye yapılan hukuk dışı bir uygulamayla başlamış gibi görülebilir ancak bu olay sadece geçmişten gelen bir birikimin fitilini ateşlemiştir.

Bu yürüyüş; birikmiş bir hak arama arzusunun, üstü kapatılan deniz fenerin davasının, genel kurmay başkanı İlker Başbuğ'a yapılan haksızlıkların, Ergenekon sürecindeki hukuksuzlukların, Balyoz ve Odatv gibi kumpas davalarının, referandumdaki hukuk hilelerinin, FETÖ'nün siyasi ayağının üzerine gidilmeyişinin ve sıralamakla bitiremeyeceğimiz tüm keyfi hukuk uygulamalarına karşı biriken tepkinin bir neticesidir.

Son anayasa değişikliği ve ardından ilan edilen süresiz OHAL ile yargı tam manasıyla bağımlı ve baskı unsuru haline getirilmiştir. Adalet Partisi olarak arzumuz, OHAL'in kaldırılması, tüm vatandaşların hukuki güvence içinde, çoğulcu, demokratik bir hukuk devletinde yaşamasıdır. Yolumuz Atatürk’ün akla, bilime ve aydınlığa dayalı gerçekçi yoludur. Hukuk devletinin ön şartının tarafsız, bağımsız, keyfilikten uzak kararlar veren bir yargı olduğunu unutmamak gerekir.

AKP hükümeti iktidara geldiği ilk günden itibaren 'Hukuk Devletini' her zaman kurmaya çalıştığı 'Mutlak Egemenliğin' önünde engel olarak görmüştür. Bu yüzdendir ki hukuk devleti diyenlere sürekli aba altından sopa göstererek tehdit, korku ve baskı uygulamaktadır.

Bu sopalar bizi aska korkutamaz çünkü bizlerin çok önemli ve ulvi bir amacı vardır; O da Türkiye Cumhuriyeti’nin aydınlık geleceğidir.”

Bugün burada sadece CHP'lilerle birlikte değiliz, bilakis farklı siyasi görüşlerden gelmiş doğruyu savunan milyonlarla beraberiz.! “Bizler doğruya doğru, yanlışa yanlış derken, kimin doğrusu ya da yanlışı olduğuna bakmayız."

"Doğrunun ideolojisi olmaz, doğru bir tanedir." Buradaki doğru ise laik, demokratik bir hukuk devletinin ilelebet var edilmesidir.

Kilometrelerce yol kat edilerek yapılan “adalet” temalı bu yürüyüş, bir toplumsal temel hakkın kullanımıdır. Hükümetin bu yürüyüşe yönelik, demokratik yönetim anlayışıyla bağdaşmayan sert tepki ve suçlamalarını şiddetle kınıyoruz. Özellikle Cumhurbaşkanı’nın, anayasal hakkını kullananlara yönelik savcılara talimat verme sözlerini yargıya doğrudan müdahale olarak değerlendiriyoruz. Devlet gücüne dayanılarak yapılan tüm haksızlıklara karşı olduğumuz gibi, bu hukuksuz talimata da hukukun evrenselleşmiş ilkelerine dayanarak ve kimseden çekinmeden her zaman karşı duracağımızın bilinmesini istiyoruz."