Ferhat Epözdemir, kirada oturduğunu ve kirasını ödemekte zamam zaman güçlük çektiğini söyledi. 

Epözdemir’in açıklaması şöyle oldu: “Gaziosmanpaşa Belediyesi Haziran Meclis oturumunda, Karayolları Mahallesi’nde vatandaşlarımızın oturduğu bir yerin TOKİ’ye devrinin görüşüldüğü toplantıda, TOKİ gündemi görüşüldükten sonra bir ara dışarı çıktım. O arada benim için ‘kendisi Avrupa Konutları’nda oturuyor, gecekondu da oturan vatandaşların hakkı savunmaya çalışıyor’ şeklinde bir konuşma olmuş. Doğrusu gıyabında konuşulmasına üzüldüm ama bununla da gurur duydum. Çünkü gecekonduda yaşayan kent mağdurlarını anlamak için, aynı şartlarda oturmam gerekmiyor. Asıl olan bireyin koşulları ne olursa olsun yaşadığı kentin sorunlarını kendine dert etmesidir. Bunu üzülerek öğrendim. Bu, konuyu saptırmaya ve manipülasyona yöneliktir. AKP meclis üyeleri benim ikametgâhımı bırakıp,  TOKİ’ye devredilecek yerdeki vatandaşlarımızın akibeti ne olacak onun cevabını versinler. 

Yedi yıldır bu ilçede meclis üyeliği yapıyorum. Bu kentin yoksulları ve mağdurları bizim tarafımızı ve safımızı iyi bilir.  Evet, ben Avrupa Konutları’nda kirada oturuyorum. Ve yer yer kiramı ödemekte güçlük çekiyorum. Bunu söylemekten, açıklamaktan gocunmuyorum. Bugün ilçemizde ibadethanelerimizi ve mezarlıklarımızı bile riskli alan haline getirenler, kentsel dönüşümde mağdur olan vatandaşlarımızın bu durumundan, sosyal belediyecilik yapamayanlar utanmalıdır. Kentsel dönüşümü ilçemizde müteahhitlerin ve piyasanın insafına terk edenler, kentimizin kaynaklarını sömürenler, ilçemizin 14 mahallesini riskli alan ilan ederek, kanserli hale getirip tüketenler bundan utanmalıdır. AKP’li meclis üyelerinde biraz insaf varsa, kenti ranta değil yurttaşa emanet etmelidir. AKP’li bazı meclis üyeleri nereler de oturmaktadırlar. Avrupa Konutları ve benzeri konutlarda kaçar tane daireleri vardır. Bazı AKP’li arkadaşları ve kan bağı olan akrabalarının siyasete girmeden önce ve bugünkü mal varlıklarını açıklasınlar. Aradaki farkı milletimiz görsün istiyorum. 

Ayrıca bu tip konuları, el ve kelle çokluğu ile aldıkları kararları mecliste değil, halka, kamuoyuna açık toplantılarda tartışmaya davet ediyorum. Bu konuları gıyaben değil; yüreği olan, cevap verebilecek olan varsa gelsin, milletimizin huzurunda konuşalım.”