Paralel Milli Eğitim'e Dokunacaklar!
Etüt eğitim merkezlerine 12 yaş sınırı
12 yaş üzerine verilen eğitimi dershane kapsamında değerlendiren bakanlık, etüt eğitim merkezlerine 12 yaş sınırı getirdi. Bu eğitim kurumları 12 yaş ve altı çocuklara, ders, ödev ve projelerine yardımcı olmak üzere faaliyetlerine devam edecek. 12 yaş sınırının üstünde eğitim veren etüt merkezleri ya dönüşecek ya da kapanacak. Okuma salonlarıyla ilgili olarak ise taslakta hiçbir ifade yer almadı.
ÖĞRETMENE SÖZLÜ SINAV
Dershanelerin kapatılmasıyla işsiz kalacak öğretmenlerin bakanlık bünyesinde çalışması için ise 6 yıl çalışmış olma şartı getiriliyor. Bu öğretmenler için KPSS şartı aranmayacak. Ancak bakanlıkça yapılacak sözlü sınavlarda başarılı olmaları gerekecek. Bu öğretmenlerin ataması ise ihtiyaca göre ve belirlenen hizmet bölgelerinde yapılacak. Sağlık özrü olmayan öğretmenler 4 yıl boyunca başka bir yere atanamayacak.
Özel ilkokul, ortaokul ve liselerde öğrenim gören öğrenciler için eğitim desteği verilecek. Bu destek kapsamına sadece kontenjanları boş olan özel okullar alınacak. Eğitim desteği verilecek öğrenci sayısı Maliye ve Milli Eğitim Bakanlığı’nca her yıl belirlenecek.
AÇMAZSA GERİ ÖDEYECEK
Eğitim desteğinde şu kıstaslar esas alınacak: “Yörenin kalkınmada öncelik derecesi, gelişmişlik durumu, öğrencinin ailesinin gelir durumu, eğitim bölgesinin öğrenci sayısı, öğrencinin ve okulun başarı seviyesi ve öncelikli öğrenciler.” Özel okul öncesi kurumlarına ise öğrencilerin 48-66 aylık olması şartı ile en fazla bir yıl süreyle eğitim desteği verilecek.
Özel okula dönüşüm teşviki alan ancak dönüşümünü gerçekleştiremeyen eğitim kurumlarının kurum açma izinleri iptal edilecek.
TEHDİT GİBİ MADDE
Kurumun aldığı teşvikler ise gecikme zammı ile hesaplanarak bir ay içinde geri ödeme yapılacak. Ayrıca dönüşüm için teşvik alanların bakanlığa dava açması halinde arsanın ve üzerine yapılan işletmelerin geri alınacağı görüldü. Tasarıya göre davayı açan dershaneci elinden tüm imkanlarının alınması ile ilgili hak ve tazminat talebinde bulunamayacak.
Mahkeme yürütmeyi durdurmayacak
TBMM’ye sunulan 22 maddelik demokratikleşme paketi içerisine sonradan eklenen bir yasa ile yürütmeyi durdurma kararlarının önü kapatıldı. Tasfiye ve görevden almalardan sonra mahkemeye başvuran kamu görevlileri hemen “yürütmeyi durdurma kararı” çıkartamayacak. Yeni teklif yasalaşırsa, mahkeme daha önceki yasalarda yer almayan karşı tarafın savunmasını da dava başlarken isteyecek.
Öğretmen olmak zorlaşıyor
MEB öğretmen olmayı zorlaştıran bir adım attı. Taslakta aday öğretmenler için yapılacak yazılı ve sözlü sınav sonrası başarılı olanlar öğretmen olarak atanacak. Sınavda başarılı olamayan aday öğretmenler ise başka il veya ilçede tekrar görevlendirilecek. Bu kişilere ikinci kez sınava girme hakkı tanınacak. Sınava girmeye hak kazanamayanlar ve ikinci defa başarılı olamayanlar aday öğretmen unvanını kaybedecek ve memuriyetle ilişiği kesilecek.
81 il müdürü görevden alınacak
Taslağın 25’inci maddesinde dikkat çekici bir ifade aldı. Tasarıda MEB’e bağlı Talim ve Terbiye Kurulu Başkanı-üyesi, müsteşar yardımcıları, genel müdür, strateji geliştirme başkanı, inşaat ve emlak grup başkanı ve grup başkanı kadrolarında bulunanlar ile il milli eğitim müdürleri hiçbir işleme gerek görülmeksizin görevlerinden alınacak. Bu kişiler Eğitim Uzmanı, Daire Başkanı, Şube Müdürü, İl Müdürü olacak.
4 YIL GÖREV YAPACAKLAR
81 ildeki okul müdürü ve yardımcısı olarak 4 yıl ve daha fazla görev yapanlar 2013-2014 eğitim öğretim yılı sonunda görevlerinden alınacak. Görev süresi 4 yıldan az olanlar 2014-2015 eğitim öğretim yılında işlerinden alınacak. Okul müdürleri, vali tarafından 4 yıl süreyle görevlendirilecek.
Eğitime darbe taslağına tepki yağdı
ANAYASA MAHKEMESİ’NE GÖTÜRECEĞİZ
CHP İstanbul Milletvekili Aydın Ayaydın: Bu hukuka aykırı, kadrolaşmaya yönelik bir uygulamadır. Demokrasi açısından sakıncalı ve Anayasa’ya da aykırıdır. Gerekirse Anayasa Mahkemesi’ne götüreceğiz. Valiler siyasi kadrolara bağlıdır. Oralarda da daha siyasi atamalar ortaya çıkacaktır.
OSLO’DAKİ SÖZLER TUTULUYOR
MHP İzmir Milletvekili Oktay Vural: Valilerin okul müdürlerini ataması Oslo’da verilen sözler arasındaydı. Milli eğitimin valiliklere devredilmesiyle ilgili hükümler görüşmelerde, tapelerde var. Dolayısıyla o bölgede fiilen devletin imkanlarını özerk yapıya devretmek demektir.
NİYET İYİYSE NEDEN GİZLİ
Aktif Eğitimciler Sendikası Genel Başkan Osman Bahçe: Niyetiniz milletin faydası ise bunu milletten gizli ve millete rağmen yapamazsınız. Millete rağmen yapmaya kalkarsanız da en küçük bir müdahalenin birkaç nesli ilgilendirdiği eğitimle usulsüz olarak oynarsanız ülkenin yarınlarını başarısızlığa, yokluğa mahkum etmiş olursunuz.
100 BİN MÜDÜR ALINACAK
Türk Eğitim Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk: Taslak, bakanlıktaki bürokratların hükümetin ve bakanın isteğiyle değişmesi demektir. Bu, MEB’in hafızasının yok edilmesi demektir. Kendilerine biat edenler, yandaşlar, torpilliler okul müdür ve müdür yardımcısı olarak 4 yılın ardından bir dört yıl daha görev yapacak, hükümetin emir kulu olmayanların görevlerine son verilecek. Bu madde ile birlikte 100 bin okul yöneticisinin görevi sona erdirilecek.
SÜRE UZATILMALI
Tüm Özel Öğretim Kurumları Derneği (TÖDER) İkinci Başkanı İbrahim Taşel: Dönüşüm için tanınan süre yarım asrı aşkın bir süredir eğitimin önemli bir parçası olan bir sektör için yeterli değil. Bunun mutlaka uzatılması gerekir. Aksi durumda büyük mağduriyetler yaşanacaktır. Komisyonda ve Meclis’te, yasanın daha kapsamlı ve ülkemiz eğitimi için çözüm odaklı hale geleceğine inanıyoruz. Bu haliyle Meclis’ten geçecek olursa, diğer dershane dernekleri ile birlikte hukuki yollar da denenecektir.
KUVVETLER AYRILIĞI SONA ERİYOR
Talim ve Terbiye Kurulu (TTK) Eski Başkanı Prof. Dr. İrfan Erdoğan: TTK, MEB’in demokratik bir sistem gibi çalışmasını sağlayan, kuvvetler ayrılığı ilkesini hayata geçiren bir ayaktı. Bu açıdan sona gelinmiş oldu. Yasa meclisten geçerse kuvvetler ayrılığına dayalı bir yapı, kuvvetler birliğine dayalı bir geçişle son bulmuş olacak.
SELVİ ÇELİK - BUGÜN GAZETESİ